
Seyhan’ın aşağı havzasında gökkuşağı alabalığına ilk denk gelişimin senesi (2007 kışı) çoktan dolmuş, uzun zamandır ilk kez ilkbaharı bahar gibi geçiren ova, yazı karşılamaya hazırlanıyordu. Bakalım koca bir yılı ve içinde olabildiğince sıcak bir yazı atlatan Seyhanlı alalar tükenmiş miydi yoksa –vaktiyle dillendirdiğim gibi– doğa bir yolunu bulup bu üvey evlatlarına da sahip çıkmayı becerebilmiş miydi? Önümüzdeki ayın ortasına takvimlenen yurtdışı seyahatim öncesinde oldukça heyecan verici bir plan yaparak katabotumun* da yardımıyla 2008’in alabalık mevcudiyetini pekâlâ sahada etüt edebilirdim. Birkaç gün boyunca sabahın erken saatlerinde ve mesai çıkışı eve dönüşlerimde yolumu uzatarak meralarımı izledim. Sudaki hareketlilik en çok sabah saatlerinde dikkatimi çekiyor, gözlemlerim gün doğumunu ortalayan bir etkinliğin isabetli olacağını ve şayet kaldıysa alabalık vaat edebileceğini söylüyordu.