


Kuru elbise (Dry suit) nedir?
Soğuk iklim ve coğrafyalarda deniz kayağı ve kano gibi açık kokpitli ve kullanım esnasında dalga serpintisi, dalga spreyi ve kürek sızıntısı gibi soğuk suyla her türden münasebetin kaçınılmaz olduğu iptidai gereçlerde neredeyse tam bir su yalıtımı ve kuru kalma garantisi sunabilen tek seçenek dış katman giysisi olarak bir kuru elbisenin kullanılmasıdır.
Alt ve üst şeklinde iki parçalı yarı kuru (semi-dry suit) modellerin de yer aldığı bir giysi kategorisi olmasına rağmen kuru elbise (dry suit) kategorisinin tasarım karakteri; dirençli teknik tekstillerden başı ve elleri açıkta bırakan ancak, ayaklarla birlikte bacakları ve kollarla birlikte gövdeyi dış ortamdan tamamen izole edecek şekilde tek parça hâlinde dikilmiş özel giysilerdir. Kuru elbise üretiminde kullanılan tekstiller, dış katman giysileri kapsamında buraya kadar değindiğim seçici geçirgen membranlarla astarlanmış en yüksek kalite ve dayanıma sahip olan tamamı patentli sentetik fabriklerdir. Tipik bir kuru elbisede boyundan ve bileklerden içeriye hava ve sıvı girişini engellemek üzere lateks, neopren veya silikonlu elastik malzemelerden imal edilmiş geniş yüzeyli cilt contaları kullanılır. Yine bu tek parça yalıtım giysilerinin giyilebilmesi için önde ya da arkada omuzlar arasında ya da vücudun ön kısmında bir omuzdan karşı taraftaki kalça kemeri arasında boylamasına yer alan oldukça mukavim ve tam yalıtımlı YKK® üretimi AquaSeal™ veya DYNAT® ve TIZIP® gibi ağır hizmet tipi, esnek, uzun ve büyük fermuarların kullanımı standartıdır. İpinden fermuarına kadar nitelikli bileşenlerin kullanıldığı teknik tasarımları sayesinde tam anlamıyla su geçirmez olan ve doğru şekilde seçilmiş alt katman giysileri ile birlikte giyildiğinde ıslak ve soğuk ortamlarda kullanıcısını tamamen kuru ve sıcak tutabilirler. Öncelikle ve özellikle suya karşı koruyucu bir dış katman giysisi olarak tanımladığımız kuru elbise, sadece kayak üzerinde otururken değil bir gereklilik üzerine ya da kayağın devrilmesi durumunda sudayken de korumaya devam ederek ıslanmayı engeller ve soğuk suda hayatta kalma süresini arttırarak bir kaza durumunda kurtulma olasılıklarını ciddi düzeyde güçlendirir.
Yukarıda kısaca değindiğim üzere kuru elbiseleri form itibarı ile kendi içerisinde kuru ve yarı kuru olmak üzere iki alt gruba ayırmamız mümkün. Her iki grupta yer alan elbiseler, kumaş niteliği ve fabrik özellikleri açısından birbirine denk olsalar da tasarımlarının işlevselliği açısından ciddi farklılıklar sergiler. Bileklerden itibaren ellerin ve boğazdan itibaren başın dışında tüm vücudu muhafaza altına alan uzun kapı fermuarlı tek parça kuru elbiseler suya karşı neredeyse tam bir yalıtım kapasitesi ve hatta yüzerlik sunar. Bu tip elbiseler kullanıcının tamamen ıslak koşullardaki konforuna odaklı olup bilek ve boyun contalarında geniş bir yüzey teması ve nispeten sıkı bir kavrayışla cilde yapışarak sudayken bile oldukça yüksek bir sızdırmazlık düzeyi sergileyebilen lateks ve silikon gibi -dikişsiz- elastik malzemeler tercih edilir. Buna karşın boyundan itibaren başı, bileklerden itibaren elleri ve kimi modelde ayakları açıkta bırakarak alt ve üst şeklinde ayrı ayrı giyilen iki parçalı kuru elbiseler ise bel, boyun ve bilek kısımlarından su almaya müsait olmalarından ötürü çok daha düşük bir yalıtım kapasitesine sahiptir. Bu elbiseler daha çok kullanıcının kayak üzerindeki kuru konforuna odaklı olduğundan cilt contalarında daha az sıkan ve yumuşaklığından dolayı cilde daha gevşek temas eden neopren gibi sızdırabilecek -dikişli- tekstiller tercih edilir.
Soğuk bir denizden kayağıyla çıkardığı akya ile kışlık kuşamı içerisinde Bahadır. (2013)
Giysinin tek parça veya iki parçalı tasarıma sahip oluşu doğal olarak avantaj ve dezavantaj şeklinde sıralanabilecek bir dizi farklılıklığın da sebebidir. Bu farklılıkların ilki şüphesiz elbiselerin giyim esnasında yarattığı zorluk ya da sağladığı pratikliktir. Elbisenin üzerinde belirgin şekilde büyük ve uzun olarak yer alan kapı fermuarı ile karakterize edilebilecek “kuru elbise” bir anlamda kullanıcının elbisenin içerisine girdiği bir kabuk giysidir. Oysa alt ve üst giysi şeklinde iki parçalı olarak üretilen bir “yarı kuru elbise”, kullanıcı tarafından üzerine geçirilerek giyilen bir son kat giysisidir. Bu noktada kısa sürede ve tek başına giyinmek veya soyunmak yarı kuru bir elbisede oldukça kolay iken tek parça hâlindeki kuru elbisenin yardım almaksızın giyilmesi veya çıkarılması hem zaman alıcı hem de zahmetlidir. Yarı kuru elbisler devrilme ve düşme durumunda ilk birkaç dakika yalıtım sağlayabilirken tekrar kayağa çıkma esnasında içeriye kolaylıkla su alabilir. Tam kuru özellikteki elbiseler ise bu konuda tavizsiz tasarımlarıyla kayağa çıkana kadar neredeyse hiç su almazlar. Her iki elbisenin nitelikleriyle işlevselliklerini kıyasladığım bir tabloya ilerleyen kısımda ayrıca yer vereceğim.
Bir deniz kayağı ya da kano ile balıkçılık çabası içerisindeyken hatırdan çıkarılmaması gereken ilk ve en önemli şey kazaların beklenmedik şekilde ve aniden gerçekleştiğidir. Özellikle devrilme ve ansızın suya düşme neticesinde yaşanacak ani ve aşırı ısı kaybının sebep olacağı hipotermi, soğuk çarpması, uyuşma gibi akut gelişebilen sağlık risklerine karşı oltacının kendisini kurtararak tekrar kayağına/kanosuna çıkana kadar ihtiyaç duyduğu kritik korumayı sağlayan bir kuru elbise, kayağına tekrar yerleşen oltacının kısa sürede vücut ısısını yeniden dengeleyerek kuru ve konforlu şekilde balıkçılık faaliyetine devam edebilmesini de sağlar. Kuru elbisenin su geçirmez fermuar ve sızdırmaz cilt contalarından kaynaklanan yüksek izolasyon neticesinde elbise ile vücut arasında kalan havanın -özellikle boşaltılmadığı sürece- volümlü şekilde dışarı kaçması mümkün değildir. Hava kaçışını engelleyen bu izolasyon düzeyi, suya girmiş ya da kayağından düşmüş kuru elbiseli bir oltacının neredeyse hiç çaba harcamaksızın su yüzünde kalmasına olanak tanıyan ciddi bir yüzerlik kapasitesi de sunar. Bu açıdan kuru elbisenin yüzdürme yardımcısı yelekle (can yeleği ile) birlikte kullanımı hayati bir zorunluluk arz etmiyor gibi görünebilir.
Ancak, deniz kayağı ve kano ile balıkçılık faaliyetlerinde takip edilmesini salık verdiğim kişisel güvenlik protokolünün esnetilmemesi gereken prensiplerinden biri olarak gördüğüm ve her fırsatta önemini belirttiğim kişisel yüzdürme yardımcısı yeleklerin kuru elbise ile birlikte giyilmese dahi kuru elbise üzerine kuşanılabilecek uygun form ve ebatta dolgulu ya da şişirilebilir bir versiyonunun balıkçı kayağında bulundurulması gereğine işaret etmek istiyorum.
Az öncede değindiğim üzere kuru elbise, doğru şekilde giyilmiş alt katman giysileri ile birlikte çalışarak ıslak ve soğuk ortamlarda kullanıcısını tamamen kuru ve sıcak tutabilen bir suya karşı yalıtkan, nefes alabilen ancak, tek başına insülasyon (ısıtma) yeteneği bulunmayan olan bir dış katman giysisidir. Dolayısı ile alt katman giysisi olarak içte polar termal yeteneği olan içliklerle birlikte kullanılması gereklidir. Bununla birlikte yüksek yalıtımlı fabriklerden dikildiği için insülasyon sağlayan alt katmanların niteliği su sıcaklığına ve havanın durumuna göre değiştirilebilir. Örneğin merinos yünlü içliklerle birlikte kullanıldığında -20 C° gibi oldukça düşük sıcaklıkların ölçüldüğü bir ortamda vücut ısısının muhafazasına imkân yaratan bir yalıtım elde edilebilir. Güncel üretimlerin büyük bir çoğunluğu dayanıklı olduğu ölçüde kullanıcıya hareket serbestisi sağlayan 2 ve 2,5 kat (2-2,5L), daha az bir kısmı ise daha fazla esneklik vaad eden 3 kat (3L) lamine astarlı teknik fabriklerle dikilmiştir. Özellikle diz, dirsek baldır ve kalça kısımlarında giysinin delinmesini ve çabucak aşınıp yırtılmasını engelleyecek şekilde haricen yamanmış parçalarla güçlendirme yapılmış alanların oluşturulması yaygın bir diğer tasarım özelliğidir. Bu sayede kürek çekerken ya da oturur pozisyonda pedal basarak olta atarken rahat olduğu ölçüde verimli bir kullanım amaçlanır.
Kuru Elbise Nitelikleri ve İşlevsellik Tablosu

Teknik kumaş |
Katlı fabrik – Astar/Membran |
Nitelikleri |
İşlevsel Avantajları |
Dış yüzeyi DWR kaplamalı ya da kaplamasız 100% Polyester / 100% Naylon | 3L Gore-Tex® Pro | Su geçirmez, nefes alabilir, yüksek dayanım | En iyi nefes alabilirlik, uzun ömürlülük. |
Dış yüzeyi DWR kaplamalı ya da kaplamasız 100% Polyester / 100% Naylon | 2,5 L/3L eVent® | Yüksek MVTR, hızlı nem transferi | Yoğun fiziksel aktivitelerde ideal fabrik performans. |
Dış yüzeyi DWR kaplamalı ya da kaplamasız 100% Polyester / 100% Naylon | 2L/3L XPore® | PFC içermeyen, sürdürülebilir çevreci materyal | Çevre dostu üretim, düşük kimyasal içerikli fabrik ürün. |
Dış yüzeyi DWR kaplamalı ya da kaplamasız 100% Polyester / 100% Naylon | 2L/3L Dermizax™ | Esnek, yüksek su geçirmezlik | Hareket kabiliyeti yüksek, dinamik kullanıma uygun modeller. |
Dış yüzeyi DWR kaplamalı ya da kaplamasız 100% Polyamid / 100% Aramid takviye yamaları | 2L Cordura® / Kevlar® | Aşınmaya karşı yüksek dirençli | Diz, dirsek ve baldır bölgelerinde ekstra koruma ve aşınmaya karşı dayanıklılık. |
Kuru, Yarı Kuru ve Islak Elbiseler için Kıyaslamalı Nitelik-İşlev Tablosu

Elbise/Kuşam sınıfı |
Suya karşı koruma |
Conta sistemi |
Termal koruma |
Isıl kapasite |
Maliyet |
Kuru elbise (Dry suit) |
En yüksek koruma. %100 su geçirmez üst düzey fabriklerden ve bileşenlerden üretilmiş elbiseye neredeyse su girişi mümkün değildir. Islak çıkışa ve kısa süreli yüzüşe uygundur. | Boyunda ve el bileklerinde lateks veya silikonize uzun sıkı contalar, ayakta elbise ile tümleşik ve tamamen su geçirmez lateks patik. | İç katmanlarla birlikte çok yüksek. | Soğuk sular için en iyi seçenek. | Göreceli olarak pahalı ürünler. |
Yarı kuru elbise (Semi-dry suit) “Performans grubu” |
Yüksek koruma. %100 su geçirmez fabriklerden ve bileşenlerden üretilen elbiseye sadece el ve ayak bileklerinden ve iki parçalı modellerde bel-göğüs birleşiminden hafif su girişleri olabilir. Islak çıkışa uygundur | Boyunda ve el/ayak bileklerinde sabit ya da ayarlanabilen sıkılıkta neopren contalar. | İç katmanlarla sınırlıdır. | Ilık ve kısmen soğuk sular için yeterli. | Göreceli olarak ekonomik ürünler. |
Yarı kuru elbise (Semi-dry suit) “Ekonomi grubu” |
Normal koruma. Suya dayanıklı fabriklerden üretilen elbiseye boyun ve bilek açıklıklarından su girişleri gerçekleşebilir, fermuar ve dikiş hatlarından su alabilir. Sadece kayak/kano üzerindeyken dalga serpintisi ve hafif saçıntılara karşı koruyucudur. | Poliüretan kaplamalı esnek kumaşlardan dikilmiş yüksek yaka ve geniş manşetler / yaka ve manşet içlerinde sıvama/kabartma silikon şeritler. | İç katmanlara bağlı ve değişken. | Sadece ılık sular ve sıcak iklimler için uygun. | Göreceli olarak ucuz ürünler. |
Islak elbise (Wet suit) |
Düşük koruma. Tüm vücudu sıkıca saran tek parça elbise ya da yüksek göğüslü salopet pantolon ve ceket şeklinde muhtelif kalınlıklarda neoprenden üretilen iki parçalı elbisenin tüm açıklıklarından su girişi gerçekleşir. | Neoprenden dikilmiş yüksek yaka (boyunluk) ve geniş manşetlerin içlerinde su girişini geciktirecek sıvama/kabartma silikon şeritler kullanılabilir. | Neopren kumaş kalınlığına ve İç katmanlara bağlı olarak değişken. | Neopren kalınlığına bağlı olarak ılık sulardan kısmen soğuk sulara değişken. | Göreceli olarak ucuz ürünler. |
Uskunduralı ilk balıkçı kayağı “Janissery” (Wilderness Systems Tarpon 160) ile sudan yaptığı yolculukların birinden dönen Bahadır Çapar (2015)
“Deniz kayağı ve kano ile balıkçılıkta dört mevsim giyim kuşam” konusunu buraya kadar belirli bir detayda ele alarak inceledik. Ancak kayak ve kano üzerinde olta balıkçılığı yapmaya gayret gösterirken kişisel konforu artıran diğer kuşam ögelerine de değinmeden bu bölümü tamamlamış sayılmayız. O hâlde teknik giyimin tamamlayıcısı olan eldiven, ayakkabı, şapka gibi koruyucu diğer tekstil ürünlere değinerek devam edelim.

Bahadır Çapar
Aralık 2023, Adana
yazının önceki bölümünü göster | yazının sonraki bölümünü göster
(!) Hayır! Okuduğun bu yazı henüz bitmedi. Ama sen, her sayfanın altında göreceğin “Bir yanıt yazın” başlıklı kısımda bu yazıyla ilgili YORUMunu YAZ ve daha fazla içerik üretmesi için yazarı MOTİVE ET!